24 Haziran 2012 Pazar

Kendimi herkesin uyum sağlayabileceği bir konu açma gereği içinde hissediyordum. İnsanların benim konuştuğum şeylere ihtiyacı olmadığını fark etmem gerekiyordu zaten hayatımın bir yerinde. Gerçekten ihtiyaç olan, herkesin tatsız olduğu, kimsenin yeni bir konu açma ihtimalinin olmadığı durumda bile konuşmama ve yeni bir konu açmam ihtiyacı yok kimsenin. Bana "E konuşacak bir şeyimiz yok, belliydi böyle olacağımız" dedi, dedim ki "insanın konuşacak bir şeyi olmamasının tek bir nedeni anlatmak istememesi olabilir, başka bir neden olduğunu zannetmiyorum" dedim. İnanmadı tabi, veya da ne fark eder ki diye düşünmüş olabilir, sonuçta konuşacak bir şey yoksa nedenini kim umursar. Kabul etmek istemedim konuşacak bir şeylerim olmamasını, girdim bir yerlerden. Uzun zamandır yaptığım en güzel muhabbetlerden birini yaptım ondan sonra. Konuşacak ne çok şey varmış...

Ama şimdi işler farklı, herkes burada, konuşacak konu çok ama konuşulacak hiçbir şey yok. Sadece konu açmak istemediğim için susarsam ne oldu diye sorarlar, çünkü susmam ben normalde. Bir arkadaşımın "ağız ishalisin sen" demişliği bile vardır. Yardıma ihtiyacı olmayan kişilere yardım etmeye çalışmak saçmadır. Kimsenin yardımıma ihtiyacı yok, bu güzel. Kimsenin varlığıma da ihtiyacı olmadığı anda ise, kötü.

Neyse ki her şey güzel...

Hiç yorum yok: